29 Ekim 2012 Pazartesi

Barcelona Maceram 20 / +18

Tamam dedim la pobla de segur’a doğru otobüste o sırada çoktan yola çıkmıştı. Otobüste sessizlik hakimdi ara sıra Messi’nin hıçkırıkları falan duyuluyordu onun dışında kimseden çıt yoktu. Herkes düşünceli bir şekilde gidiyordu. Tito otobüsün ön tarafında telefonuyla uğraşıyor ara sıra birileriyle konuşuyordu. Sonra ayağa kalktı ve Puyol’un ölümünü açıkladı “dengesiz ve zararlı beslenmenin üstüne ağır idmanlar kalbini çok yormuş daha fazla dayanamamış” diyip bana bir bakış attı gözlerimi kaçırdım hemen benim götürdüğüm hamburgeri alakası olamazdı ben kaç gün önce götürdüm amk diye düşüncelere dalarak şehre vardık. Ben tabi sanıyorum namaz falan kılcaz cenazede sonradan çaktım olayı cenazeden çıkarken basın hemen bize çokta üzgünmüş, Puyol’un ölmesi sikindeymiş gibi davranıp soru soruyorlar haber koparmaya çalışıyorlar falan ama Messi gerizekalasından başka kimse açıklama yapmadan otobüse geri döndü. Sonra Tito şöfore dönelim artık dedi Puyol’u toprağa verip Nou Camp’a geri döndük. Daha sonra Tito bize etkileyici bir konuşma yaptı, Puyol için toparlanmalıyız o bi yerlerde bizi izliyor gibisinden sıradaki maçımız Atletico Madrid ileydi hemen aklıma Arda Turan geldi tabi ki, Tito fazla kafamızı yormamak için fizik ağırlıklı bi antremanla bizi evlere gönderdi İniesta’yıda yanıma aldım yeni evimi gösterdim. İniesta içeri baktı fena değil güle güle kullan falan diyor onunda kafası çok bozuk neyse ne içersin abi dedim. Soğuk su getir bana dedi, ona su kendime de ice tea alıp televizyonu açtım İniesta yaşlı teyzeyi araştırdım şanlısın ki kameraya yakalanmamışsın kadın tahmin ettiğim gibi stadın 1 km batısındaki hastanedeydi hiçbir şey hatırlamıyor kazaya dair durumu hala kritik ama dedi televizyon izlemeye devam ettik. Spor kanallarında sürekli Atletico Madrid maçında yenilirsek olabilecekler konuşuluyordu. Gerçekten çok zor bir maç olacaktı ve biz tamamen dağılmıştık bunları düşünürken Messi mesaj attı. ”Yeni transferlerimiz Chiellini ve Julio Cesar geldiler gelin bi hoşgeldin diyin” mesajı İniestaya gösterdim. Arabaya binip hava alanına gittik Türkiye’de olduğu gibi taraftar izdihamı yoktu. Ama gelenler vardı karşılamaya, taraftarla kaynaşıp düzelecek herşey gibisinden mesajlar verip bu ikisini taksiye bindirmeyip benim arabaya bindirdim. Stada doğru götürdüm Tito aradı yanında mı adamlar stada gelin diye, geliyoruz diyip telefonu kapattım. Stada gittik gece burada kalın sabah imza töreni var diye adamları bıraktım. Stada oradan da İniesta’yı evine bırakıp yeni evime döndüm ve güzelce bir uyku çektim. Sabah televizyondan imza törenini izlerken kapı çaldı, delikten baktığımda gördüğüm kişi beni pek şaşırtmamıştı. Shakira o tatlı gülüşüyle kapıda mal mal bekliyordu, açtım kapıyı hiç bir şey söylemeden üzerime atlayıp öpüşmeye başladı kucağıma alıp koltuğa doğru yürüyordum ki aklıma Shakira’dan ayrılmaya karar verdiğim gelmişti. Hemen öpüşmeyi yarıda kestim hayırdır ne oldu diye sordum. Bişey yok özledim sadece falan dedi iyide benim çıkmam lazım acil idman var sen evde takıl diyip çıktım evden. Stada doğru gittim Shakira çok fena bozulmuştu. Garaja arabayı park ettikten sonra İniesta aradı nerdesin idman başlıcak 10 dakikaya dedi garajdayım geldim dedim. İyi güzel hadi diyip telefonu kapattı soyunma odasına girdim. David Villa oturmuş ayakkabısını bağlıyordu. Sakat olduğu için kulübe gelmiyordu ilk kez orada tanışıp antremana çıktık. O gece bütün takım stadta odalarımızda kaldık sabah harika bir kahvaltı yaptık ve taktik odasında işe yarar birkaç taktik geliştirdik. İniesta’yla birlikte İniesta’nın evine gidip pes attık. Biraz o İspanya ben Türkiye oldum. 5-3 yendi beni ama maç süresi 30dk idi. Her neyse pes’i kapattık maç için stada gittik Atletico Madrid kafileside bizimle aynı anda gelmişlerdi. Otobüsten iniyorlardı birde ne göreyim. Arda Turan orada el salladım Arda’ya yanıma geldi. Puyol’un ölümüne çok üzüldüm gibisinden şeyler söyledi. Maçta başarılar dileyip stada girdi hemen arkasından da Sinem Kobal geldi beni görüp el salladı merhaba dedi. Aaa Selena merhaba dedim ağzımdan kaçmış amk tabi sinem gülme krizine girdi falan orada neyse içeri girdi. Sinem Kobal’da iyi kızmış ha diyip İniesta’ya döndüm. İniesta seninde futbolcuların sevgililerine bi zaafın var çakal diyip enseme vurdu bi tane yok be abi tesadüfen öyle oluyo diyip gülümsedim içeri geçtik. Tito bizi taktik odasına aldı, son birkaç tembihte bulundu. Arda kanatlardan sızmasın, Diego’nun pas çizgisini kesin falan filan soyunma odasında hazırlanıyoruz. İniesta bu maçı kazanacağımızdan eminim, gönlünü ferah tut sen dedi. Bende eminim abi zaten biz daha güçlüyüz gibisinden birbirimize moral verdik. Messi ayakkabısını bağlamayı tam bilmediği için ben yardım ettim, çıktık sahaya ısınmaya stadyum full çekiyordu ve her yerde Puyol’un resimleri vardı. Maçın başlamasına az bir süre kalmıştı ki Tito beni yanına çağırdı. “Puyolun forması 2 milyon satılmış kulüp batmaktan kurtuldu resmen” sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim. Orada ama Barcelona gibi bir takım böyle bir oyuncusunu kaybedince 2 günde 2 milyon forma satışı normaldir diye düşündüm. Hocaya gülümseyip tünele gittim seramoni için hazırlıklar tamamdı sahaya çıkıp marşları okuyup tokalaştık. Chiellini ve Julio Cesar’ın takımdaki ilk maçları olacaktı, belliydi defansta aksaklıklar çıkacağı ama İniesta’yla çok güzel anlaştık ve yaptığımız paslaşmalarla ilk 30 dakika Atletico Madrid’i yarı sahadan çıkartmadık adeta. Messi’nin yeteneğini konuşturup yoktan var ettiği pozisyonla 1-0 öne geçtik. O golden sonra Atletico Madrid öne geçmek için sürekli baskı kurdu üzerimizde 65. dakikada Arda’nın boşa kaçtığını gören Diego harika bir pas attı, Chiellini yeterince hızlı olmadığı için Arda, Cesar ile karşı karşıya kaldı ve rahat bir şekilde golünü atıp Sinem Kobal’ın bulunduğu locaya doğru öpücük falan gönderdi. Ben tabi anlamadığım bi şekilde kıskandım. Atletico’lu futbolcular golün sevinciyle oraya buraya koşuştururken Tito yanına çağırdı beni “Defansın sağındaki adam mal Messi’ye söyle oradan bastırsın sende şut çek sürekli” Messi’nin yanına gittim söyledim tamamdır abi dedi. İniesta’nın yanına santra yapmak için gittim, o sırada ona da fısıldayıp taktiği söyledim 15 dakika boyunca topu neredeyse hiç vermedik Daniel Alves, Messi’ye sağ koridordan pas gönderdi. Messi’de cüce falan ya yakalıyo musun piçozu bide hızlı koşuyor şerefsiz baktım Atletico defansı göte geliyor. Bizimkilerde hemen toplu hücum yapmaya başladılar Messi ceza sahası çizgisi üzerinden topu ortaya doğru gönderdi top koşu yolumdaydı ve ayağıma tam oturdu dakika 86 durum 2-1. gol atınca napılıyodu lan diye düşündüm 1 saniye sonra taraftara doğru koştum. Önce İniesta sonra Abidal sonra Messi sonrada Chiellini gol sevinci bahanesiye üstüme atladılar akşam belim çok ağrıdı orospu çocukları yüzünden. Maç bitti Arda yanıma geldi abi bala göte attın falan filan bişeyler demeye başladı bana bende konute’nin taktikle sen müslüman mısın dedim. Seni ilgilendirmez dedi. İyi o zaman diyip soyunma odasına gittim. Kafası karıştı adamın İniesta falanda yanımda gülmemek için zor tutuyoruz kendimizi ama soyunma odasında krize girdik o ifadeyi bi görseydiniz neyse takımda moraller yüksek. Tito girdi soyunma odasına bravo beyler çok iyiydiniz tebrikler falan diyor, o sırada çantamı toparlayıp eve dönmek için arabama bindim evin önüne geldiğimde evin ışığı yanıyordu. Noluyor lan falan gibisinden şaşırdım biraz gittim kapıyı açtım birde ne göreyim Shakira hala evde üzerinde benim siyah polo gömleğim, mutfakta bişeyler hazırlıyor kadına bir kez daha aşık oldum ayrılma kararımdan vazgeçtim. Yok böyle bir güzellik hoşgeldin bebeğim maçta çok harikaydın ama golü bana armağan etmeni bekliyordum bi daha kine artık diyip gülümsedi. İniesta’da tam zamanında aradı amk kekosu hemen gel buluşmamız lazım diye. Bindim arabaya 15 dk sonra İniesta’yı gördüm arabaya bindi, elinde bir gazete vardı gazeteyi gösterdi bu ölen kadın senin çarptığın kadın mı diye sordu. Evet sanırım o ama zaten çok yaşlıydı falan filan dedim İniesta olmaz abi git polise teslim ol falan dedi. Tamam iyi dedim İniestayı evine bıraktım, geri Shakira’nın yanına evime döndüm. Shakira’yla o gece harika seviştik Shakira hardcore seven birisi eğer denk gelirseniz öyle yapın beyler. Her neyse sabah kalktım Nou Camp’a gittim ve her zamanki idmana başladım İniesta bana çok soğuk davranıyordu. İdmanın yarılarında falan İspanya Polis Teşkilatı’ndan 4 sivil polis sahaya girdi. Tito ile konuşmaya başladılar, bende o sırada onları izliyorum. Daha sonra İniesta’ya döndüm özür dilerim ama vicdanım rahat etmezdi dedi. İniesta beni sırtımdan bıçaklamıştı. Tito yanında polislerle beraber sahaya girdi. Tito gür sesiyle antreman bitmiştir dağılabilirsiniz mr.itfaiyeci siz lütfen burada kalın dedi. Messi olayı öğrenmek istedi ama Alves eliyle sus işareti yapıp bütün takım soyunma odasına gittiler. Ben ise Tito ve 4 sivil polisle birlikte sahada tek başıma kalmıştım. Sivil polislerden birisi zenciydi seni tutuklamak zorundayız dedi. Ellerimi lütfen kelepçelemeyin dedim. Birlikte garaja gittik Tito hem şaşkın hemde kızgındı, başkan ve yardımcısıda garajda polis arabasının yanındalardı. Arabaya bindim merkeze doğru yola çıktık. Polisler sağ olsunlar çok yardımcı oluyorlar sonuçta Barcelona şehrindeyim, Barcelona’lı taraftarların kalbinde bir adamım komiserle beraber konuşmaya başladık olayı aynen anlattım. Puyol’un ölümünden dolayı kafamın bozuk olduğundan da bahsettim. Komiser savcıyı çağırdı savcı mahkemeye sevk etti beni. Tabii ki akşam haberlerinde ben vardım. Tito’da merkeze geldi sana avukat ayarladım falan filan anlattı avukatla birlikte mahkemedeki savunmayı planladık. Geceyi nezerethanede geçirdim bütün dünya basını ise bu olayı konuşuyordu. Sabah kalktığımda her yerim ağrıyordu, tabii bünye alıştı rahat pamuk gibi yataklara falan oturdum can sıkıntısından duvarları falan inceliyorum. İçeriye Shakira geldi naptın sen gerizekalı mısın falan filan saydırıp gitti. pekte siklemedim açıkcası, daha sonra koyu Barcelona taraftarlarından oluşan polisler mahkemeye gideceğimi söylediler. Nezarethaneden çıkıp zırhlı araca bindim dışarıda inanılmaz bir kalabalık vardı. Zırhlı araçla ilerlerken polisler bana birkaç soru sordular, soru dediysem sorgu manasında değil takımla antreman programlarıyla ilgili şey arkadan da sürekli korna sesleri parmaklıların arkasından baktığımdan büyük bir taraftar kitlesi bana eşlik ediyordu. Mahkemeden içeri girdim, suratıma patlayan flaşlar sersemletti resmen beni amk mahkemeden içeri girdim yerimi aldım. Oturdum hakim geldi herkes ayağa kalktı hakim duruşmayı başlattı. Hakimin yakasında ki Real Madrid rozeti benim göte geldiğimin göstergesiydi. Hakim olayı sordu anlattım ve herkesi ayağa kaldırıp kararını açıkladı. ”Sanık mr.itfaiyeci’nin şehir içinde hız limitini aşmaktan 5 ay,çarptığı yaralının başında beklemeden olay yerinden ayrılmasından 12 ay olmak üzere toplamda 17 ay hapis cezasına, profesyonel sporcu olmasından dolayı cezasının 7 ay’a indirilmesine ve tutuksuz yargılanıp her ay için 30.000 euro tazminat ödemesine karar verilmiştir.” Tutuksuz yargılanma kararının ardından Tito ile birlikte Nou Camp’a geri döndüm, ancak başkan ve disiplin kurulu bu sefer gerçekten çok sinirliydiler. Başkan yanıma geldi ve yeni bir toplantıya çağırdı beni hemen arkasından da İniesta yanıma geldi serbest kalacağını biliyordum. Böyle çok daha iyi oldu dedi bir şey söylemeden disiplin kuruluna gittim ve ifademi verdim. ”Kulübümüz futbolcularından “yanardağı söndüren itfaiyeci” ‘nin 2015 yılına kadar olan sözleşmesini, kendisine sözleşmede yazdığı gibi 800.000 euro tazminat ile sonlandırmış bulunuyoruz.” cevabını aldım başkan yardımcısı muhasebeden paranı alabilirsin dedi. O an gözümden bir damla yaş düştü odadan çıktım, İniesta ve Messi yanıma geldi arkasından Daniel Alves ve David Villa. Olayı aynen anlattım ve Türkiye’ye geri döneceğimi futbol kariyerimi bitirdiğimi söyledim. İniesta ve Messi birbirlerine baktılar sonra ikisi de odaya girdi. İtfaiyeci yoksa bizde ayrılıyoruz takımdan dediler, ben kapının önünden seslerini duymuştum. Villa’da yanımdaydı oda çok şaşırdı ve oda gaza gelip girdi tabii Alves durur mu oda daldı içeriye başkan futbolcuları sakinleştirmeye çalışıyordu. Ben kapının önünde dikilmeyi bırakıp garaja arabama doğru gittim tam arabamın alarmını kapatacaktım ki Carlos arkamdan bağırdı ” o araba sana ait değil artık ” iyi amına koyayım buna mı kaldım” diyip garajdan çıktım stadın önünde taksi beklemeye başladım muhasebeden paramı da almadım. O sırada telefonuma mesaj geldi “xxxxxx925 numaralı hesabınıza 800.000 Euro nakit para yatırılmıştır.” sonra İniesta, Alves, Villa ve Messide benim yanıma gelip sözleşmelerini sonlandırdıklarını söylediler. Hatta Messi, Alexis Sanchez’i ve Pedro’yuda arayıp onlara da takımdan ayrılmasını söyledi. Araları çok iyi olduğu için ikisi de kabul etti. Ben bu sırada yapmasaydınız keşke dönün kulübünüze diyordum. Daha sonra İniesta, olur mu olum öyle şey Barcelona bitti bundan sonra takımda adam kalmadı falan gibisinden bir şeyler söyledi. Alves’te Abidal’ı aradı. Abidal, Mercedes marka minibüsü ile birlikte stadın önüne geldi selamlaşıp atladık minibüse. Havaalanına gittik, Messi Arjantin’e, ben İniesta’yla birlikte Türkiye’ye, Alves Brezilya’ya dönmek için biletlerini aldılar. Pedro ve Sanchez ise Villareal ile anlaştılar, David Villa’nın tavsiyesi etkili oldu tabi bunda ama transfer sezonunda olmadığımız için devre arasını beklemek zorundaydılar. Bu 3 forvet ise Dubai’ye gidip tatil yapmaya karar verdiler. İniesta’yla uçağımıza bindik istikamet İstanbul. İstanbul’a iniş yaptık kafamızda kapşonlar kimse tanımasın diye falan hemen babamı aradım, babamın evine gittik babam bize çay ısmarladı ve televizyonu açtı. Rıdvan Dilmen NTV Spor’da konuşuyordu. Altta geçen yazı ise “FC Barcelona iflasını borsaya bildirdi.ayrıntılar birazdan ntvspor’da”. Rahmetli Puyol’dan geriye kalan ise bir tek gazete küpürü kaldı:http://imgim.com/f072420cec39406baba86914b084cabf0.jpg.

Barcelona Maceram 19 / +18

Tito beni görünce şaşırdı kovmadılar mı seni dedi. Bende artık temizlikçiyim diye espri yaptım bütün takımın neşesi yerine geldi Tito sana bi ev ayarlayalım artık sabah oradan alırız seni idmanlara falan burada olmaz artık böyle dedi. Evet hocam aklımdaydı zaten dedim soyunma odasından eşyalarımı topluyorum eve çıkacam ya artık eğildim kramponu almaya o sırada Daniel Alves piçi pandik atıp ahahahha diye güldü. Lan gay siktir git dedim tamam lan kızma diye gitti şerefsiz neyse odamdan da aldım eşyaları yanımda Carlos bavulları taşıyo arabaya yükledik. Tito geldi yanında genç bir arkadaşla arabayı bu çocuk kullansın dedi bana tamamdır dedim bindim arkaya benim arabayı sürüyo genç. Yeni evim dublex küçük bahçeli stada yakın şirin bir yerdi. İçi dayalı döşeliydi gençte bana evi gezdiriyordu, 50 euro bahşişi verip gönderdim ve yeni eşyalarım yerleştirip doğruca yatağa gidip uyudum. Bundan sonra disiplinli olacaktım amk Shakira’da kariyerimi sikecek galiba en iyisi ondanda ayrılayım falan diye düşünerek uykuya daldım. Sabah kalktım televizyondaki haberleri izlerken kahvaltımı yapıyım dedim açtım tv yi kahvaltılıklardan atıştırıyorum birde ne göreyim, Puyol kalp krizinden ölmüştü. Hassiktir lan olamaz böyle bir şey dedim. Hemen Nou Camp’a doğru gitmek için arabaya bindim. Çok hızlı sürüyorum ama öyle böyle değil, karşıma yaşlı bir teyze çıktı frene bastım ama 80 le gidiyorum duramadım tabi teyzeye çarptım. Arabadan indim teyzenin yanına gittim yaşıyordu etrafıma baktım kestirme yolda gidecem diye ıssız sokaklara giriyordum. Bazen zaten sabahın erken saatleri sokakta kimsede yoktu. İniestayı aradım bulunduğum yere ambulans göndermesini ama ankesörlü telefonu kullanması gerektiğini tembihleyip teyzeyi orada bırakıp yoluma devam ettim. Vicdanım sızladı tabi, sonradan biraz ama aklımda Puyol var hala, Nou Camp’a geldim ilk gözüme çarpan Messi oldu, kolunda siyah bir bant vardı başı öne eğik yürüyordu. Beni görünce göz yaşlarını saklayıp silmeye falan çalıştı. Messi’yi ilk kez ağlarken gördüm o zaman bana söylediği sözcükler aynen şöyleydi “abi dün puyolla geziyorduk bana şampiyonlar liginde şampiyon olup emekli olmak istediğini söyledi bu sezon o kupayı alamazsak ben rahat uyuyamam”. Alırız be olum Barcelona’yız lan biz diyip bağırıma bastım Messi’yi daha sonra içeriye girdim. İniesta içeride beni bekliyormuş zaten, gel kardeşim bak sana ne gösterecem dedi. Hayırdır falan şaşırdım geçti laptopun başına twittera girdim Piquen’in hesabı gösterdi ve Pique’nin attığı tweeti eliyle işaret etti “Puyol abimi ve Barcelona’daki günlerimi çok özlüyorum şampiyonlar liginde deplesmana giderken ki resmimiz http://imgim.com/puyol-pique.jpg ”. İniesta’ya döndüm ve şaşkın bir ifade ile baktım ,o sırada Tito yanımıza geldi, hadi beyler böyle bi zamanda twitter’da takılmak size hiç yakışmıyor diye bizi oradan kaldırdı ve otobüse doğru yol aldık. Cenaze için Puyol abimin doğum yeri la pobla de segur’a gidiyoruz. Takım olarak ilk deplasman otobüsüne bu şekilde binmem bana çok koydu otobüste İniesta’nın yanına oturdum bana ambulans olayını sordu kendisine kendimden çok güvendiğim için anlattım o kadına nolmuş takip edelim belli etmeden dedi.

Barcelona Maceram 18 / +18

Neyse beyler Shakira’yla bi mekanda kahve içiyoruz. Ama kahvelerin fiyatları 50-70 euro civarlarında, Shakira’nın tavsiyesiyle gittik burası çok pahalı değil mi sence dedim. Hayır neden paran mı yok falan dedi. Paramız varda enayi değiliz herhalde kalk dedim. Götürdüm sempatik 1 euro kahve içebileceğimiz bi mekana oturduk hayranlarımız sürekli bizi izliyorlar, imza falan istiyorlar amına koyim bi muhabbet edemiyoruz rahatça. Shakira kalkalım artık ya çok baydı burası sürekli gözler üzerimizde falan dedi. Harbiden de ünlü olmadan önce düşünün beyler çok zor amına koyim bakın Barcelona’da görürseniz beni gelmeyin yanıma imza için ha harbi yeter lan. Neyse kalktık masadan çıkışta suratımıza patlayan flaşlardan kafayı bulup dans edecektim neredeyse amk. Bindik arabaya Shakira evini tarif etti, ilk kez gidiyorum amk evine neyse geldik evinin önüne hadi bakalım görüşürüz dedim. Gel kahve yapıyım sana rahatça içemedik bir türlü dedi iyi tamam dedim. Girdim Shakira’nın villasına. Koltuklar deriden ve aşırı rahattı, oturdum kalkasım gelmedi resmen. Eee ne içersin dedi, kahve içicez işte dedim. Ne kahvesi ya bekle ben sana bi viski getiriyim dedi gitti mutfağa ev çok güzel döşenmiş lan dedim bende stadda odada kalacağıma ev tutayım bir tane diye içimden geçirirken Shakira geldi. Elindeki viskileri gösterip gülümsedi sen buna fondip atabilir misin falan dedi. Tabi lan bu ne bunlar su bizim için falan diye diye 5-6 bardak fondipledim. Sabah uyandığımda yatakdaydım ve üstümde hiçbir şey yoktu. hassiktir noluyo lan falan başım çatlıyo bu sırada telefonumu çıkardım cüzdanda o sırada gözüme bir not ilişti “bebeğim harikaydın klip çekimleri için erkenden gitmek zorundaydım. seni seviyorum” olanları hatırlamaya çalıştım ve sanırım Shakira’yla yatmıştım. Bakın beyler sanırım diyorum ben bile inanamadım kendime notu cebime atıp telefona tekrar baktım bir ton mesaj ve cevapsız arama vardı. Hepside kulüpten oyunculardan Tito’dan falan nerdesin gerizekalı otobüs kalkıyor falan diye 1 saat önce atılmış mesajlar. Hemen aradım İniestayı naptın olum sen yaa otobüsteyiz çıktık yola 10 dakika önce hoca seni mecburen kafileye almadı bu maçta yedeksin dedi. Acayip moralim bozulmuştu amına koyayım 2 haftadır gidemiyorum deplesmanlara çokta özeniyorum biniyorlar otobüse maç yapıp dönüyorlar falan hemde Sevilla’yı görmeyi istiyordum. Neyse geri döndüm kulübe başkan beni yanına çağırdı sözleşmeni iptal ediyorum senden adam olmayacak belli dedi. Şok olmuştum nasıl yani özür dilerim, sadece idmandan çıktığımda yorgundum çok uyumuşum uyanamadım falan diye yalvardım yakardım bilmiyorum disiplin kurulunu toplayacağım çok zor takımda kalman dedi. İniesta’yı arıyorum telefonu kapalı, Puyol’u arıyorum yok telefonu kapalı sonrada çaktım maç öncesi telefonları kullanmak yasaktı amına koyim. Gittim u-18 takımının idmanı vardı izin aldım bende u-20′nin idmanına girdim. Elemanlar çok çömezler aralarında var bir iki tane geleceği olan ama diğerleri boş neyse kolay ve sıkıcı bir idmandı sonuçta bunlar daha tohum amk bir triplere girmişler anlamadım. Bizim Messi’de yok o tripler neyse zaten başım belada hiç bulaşmayım kimseye dedim idmanı sakince bitirdim duşumu alıp odama çekildim sözlükte takılmaya başladım telefonum çaldı arayan Shakira. Canım çok özür dilerim falan demeye başladı. Hayırdır noldu falan dedim benim yüzümden maça gidememişsin takımdan atılma ihtimalin varmış falan diye söyledi, nerden biliyosun sen dedim bütün haberlerde sen varsın gerçekten özür dilerim istersen ilişkimiz bitsin dedi. Hayır ben halimden memnunum dedim. Seni seviyorum diyip telefonu kapattı. O sırada stadyumda temizlik işleriyle uğraşan Carlos abi geldi yanıma seni çağırıyorlar falan diye gittim. stadta daha önce hiç girmediğim bir odaya amına koyim kapıyı çaldım girdim içeride takım elbiseli bi ton adam uzun bi masaya oturmuşlar buyrun mr.itfaiyeci dediler. Benim için ayırdıkları sandalyeye oturup suyumdan bi yudum içtim malum konumuz sizin disiplinsizliğiniz biliyorsunuz savunmanızı öğrenmek istiyoruz dedi. Söze başladım sadece 10 dakika geç uyandım inanın kasten yapılmış birşey değildi derken dışarıdan sesler geliyordu. Başkan ne oluyor orada dedi takım elbiseli birisi masadan kalkıp camdan baktı, taraftarlar buraya gelmiş slogan atıyorlar mr.itfaiyeci adına dedi. O an öyle bir sevinmiştim ki bu taraftar bunu hak etmiyor takımda kalıp onları mutlu etmek istiyorum dedim. Herkes birbirine bakıştı falan sözleşmeyi devam ettirme kararını verdiler hemen Nou Camp’ın önüne çıkıp taraftarlarla selamlaşıp tokalaştım hepsinin formasını imzaladım ellerim ağrıdı imzalamaktan. Stada geri döndüm bi baktım maç çoktan başlamış dakika 27 bizimkiler 2-0 geride aklını sikeyim Tito alacaktın işte beni şu Fabregas’ın sıçışlarına bak diye diye maçı izledim. Maç 4-3 bitti yenildik amına koyim geçtim bilgisayarın başına twitterda kanoute’nin “@fcbarcelona abartılcak bir takım değil çok rahat bir galibiyetti” diye attığı tweet’i gördüm. Bizim temizlikçi Carlos’a 30 euro bahşişi verdim bu adamın numarasını bul bana dedim. Carlos çok paragöz adamdır beyler, parayla adamı yatağa da atarım ama pek tercihim değil Daniel Alves’le yatıyorlarmış ara sıra duyuyorum falan neyse Carlos getirdi numarayı bana. Aradım bizim Kanoute’yi tweeti sil falan diye düzgünce ricada bulundum adam bana sen müslüman mısın dedi. Ne alaka falan şaşırdım çok alaka diyip kapattı telefonu sanırım bi gerizekalılık var bu adamda beyler. İniestayı aradım geçmiş olsun abi yenilmenizi beklemiyordum diye. Ulan adam sinir küpüne dönmüş maç kaybedince gerizekalı senin yüzünden kaybetttik falan bi ton saydırdı bana. İniestayı hiç böyle görmemiştim lan, neyse otobüs indi İniesta yanıma geldi kanka sinirliydim ya ama bak bi daha böyle yapma cidden takımın dengesini bozuyosun falan dedi.

Barcelona Maceram 17 / +18

Hemen beni son bıraktığın kuaföre gel- Shakira” mesajı gördüm ve son sürat oraya doğru gittim. Bi iki kere yanlış yola sapıp geri döndüm ama yolları artık biliyordum. Az çok kuaförün önünde durdum indim arabadan oradan suratı gözükmeyen kapşonlu biri yanıma geldi. Kapşonunu çıkarttı ve bana okkalı bir tokat attı. Tokatı atan babamdı, sana bu kızın peşini bırak demedim mi falan bişeyler söylemeye başladı. Zor durumda sandım o yüzden geldim falan bahane söylüyorum ama yok adam inanmıyor babama yakalanmam değilde mesajın Shakira’dan gelmemiş olması beni daha çok üzdü. Babamla tartışırken Tito aradı gel görüşmemiz lazım diye. Geliyorum 10 dakikaya dedim babamı arabaya bindirip Nou Camp’a gittim babamı odasına çıkarttım, Tito’nun yanına gittim. Puyol’a neden yemek götürüyorsun olum, arkadaşına zarar veriyorsun, manyak mısın sen falan dedi. Nerden biliyosunuz hocam diye sormadan monitörü gösterdi bana, meğersem Puyol’un bahçesine gizli kamera yerleştirmişler. Amına koyim vay be lan dedim demek ki büyük kulüpler böyle işlerle büyüyolar falan diye aklımdan geçirdim. Puyol’un kilo problemi var, bide sen köstek çıkma zaten yarın transfer için son gün hala adam eksiğimiz var yapma böyle dedi. Özür diledim odama çekildim. Diğer gün sabah erkenden odamdan çıktım, soyunma odasından ayakkabılarımı almak için uykulu uykulu gidiyorum. Soyunma odasının kapısını açtım, birde ne göreyim Messi 31 çekiyordu hemen şortunu çekti. Abi kimseye bahsetme falan cart curt diyo, yok rahat olda ne ayaksın olum dedim. Benimki evden kovdu beni biraz tartıştık benimde canım sıkıldıydı sabah erken herkes uyuyodu işte o yüzden şey ettim falan filan dedi. İyi kanka ben ayakkabılarımı alıp çıkıcam dedim. Oda yok yok bende geleyim bekle falan dedi. Yok yok sen devam et falan dedim ama tabi adamda kafa mı kalır yakalanınca oda geldi benle gittik sahada beraber paslaşıyoruz, orta açıyoruz birbirimize çalım falan deniyoruz 2 kişi kanka ben yoruldum zaten idman var fazla yorulma Tito kızar falan dedim. Gittim soyunma odasına duş aldım çıktım odama doğru giderken koridorda İniesta gel aşağıda toplanıyoruz dedi üstümü giyip indim aşağıya. Yeni kalecimiz Julio Cesar ve stoperimiz ise Chiellini olacaktır beyler. Haberiniz olsun falan filan dedi ben şaşırdım tabi amına koyim ne ayak böyle para sıkıntısı var bu transferlere milyonlar falan. Gittim Tito’nun yanına kapıyı çaldım durumu sordum Messi bu sezon ücretsiz oynamayı kabul etmiş, vay be lan dedim neden kabul etti acaba diye düşünürken Messi’nin 31 çekerken yakalanması aklıma geldi. Acaba şantaj yaptığımdan mı korkmuştu lan gittim Messi’nin yanına. Lan piçoz sen bizi şantajcımı sandın da gidip yakalanınca benim dediğim gibi maaşını bağışlıyosun dedim. Oda abi manyak mısın 10 dakikada transfer mi olur ben dün yaptım onu hanım beni o yüzden kovdu zaten evden dedi. Hanımı boşver lan bugün bendensin dedim aradım bizim metreslerden 3 tane gönderdim soyunma odasına. (Messi 2 gündür soyunma odasında uyuyor) . Neyse sözlükte takılıyorum odamda bi baktım stadyum inliyor lan Messi sahada olduğun kadar yataktada hızlısın be çakal diyip kendi kendime amaçsızca güldüm. 2 gün sonra Sevilla ile maç vardı, yarında haftanın son idmanı var sonra ver elini Sevilla. Sabah bok var gibi 6 da uyandırdılar neymiş efendim sabah yapılan idman daha verimliymiş yarrak kürek bişeyler sıçtılar. Söve söve indim soyunma odasına ayakkabıları falan giyiyorum Daniel Alves’de ılıklık olduğu için yüzde 70 soyunma odasındayken çadırı diker bize sallar şerefsiz. Neyse çıktık idmana hız ağırlıklı çalışıyoruz babamda kenarda izliyor beni. İdmandan çıktım soyunma odasına gidiyorum, İniestayla muhabbet ede ede babam geldi yanıma oğlum ben Türkiye’ye geri dönüyorum dedi. Üzülmüş gibi yaptım ama halbuki sevindim bana yük oluyodu adam zaten iflasta etti. Hayatımı sikiyodu Barcelona’ya transfer olmasaydım neyse babamı aldım bindirdim benim bmw ye havaalanına doğru sürüyorum. Shakira hakkında sorular soruyor bana sürekli birkaç gündürde görmüyorum kızı kesin veriyo birilerine amk kaşarı. Neyse babamın uçağını bekledik biraz birkaç işlemde falan yardım edip babamı paketledim. Arabaya doğru gitmeye çalışıyorum, ama sürekli birisi gelip resim falan çekiniyor benimle amına kodumun ergenleri facebook’a atıp “eheheheh kankimle takılıyoz ya .d” yazıp kızlara hava atacak biliyorum ama mecbur kırmayıp resimleri çekine çekine arabaya gittim. Shakira’yı aradım nasılsın görüşmeyeli bişeyler içelim mi dedim. Olur tabi ki aramıyosun hiç ayıp oluyo falan dedi. Türk kızı gibi trip atıyo amına koyim öyle popüler havalarına bakmayın siz onun.

Barcelona Maceram 16 / +18

Takımları ayırdı işte bizim tayfada sadece Puyol karşıdaydı, onun dışında bizim tayfa tamdı. Karşıdaki tayfadan da Valdes bizim kaledeydi, zaten kaleci yok başka amk. Pique antreman maçı sırasında sürekli sert müdahalelerde bulunuyor falan olum adam gibi oyna amına koyucam bak dedim. Sadece Pique’nin duyacagı şekilde, Pique bana bi tane koydu çimlerle öpüşmeye başladım. Amına koyim ne ağır eli varmış. Hemen takım toplandı, Messi yanıma geldi. Abi iyi misin falan diyo, iyiyim sağol falan diyorum. Tito Pique’ye tekme falan atıyo şerefsiz siktir git lan atıldın takımdan diyor. Bizim çocuklar zor tutuyo Tito’yu Pique takımdan atılmasıyla birlikte Valdes geldi. Pique yoksa bende yokum dedi. Titoda sikime kadar yolun var dedi. Sanchez ve Pinto’da bizde yokuz size hakaret davası açacaz falan filan diyip sahadan ayrıldılar. Tito antreman bitmiştir, dağılabilirsiniz dedi. İniesta yanıma geldi hepsinden kurtulduk iyi oldu kardeşim dedi. Duş aldıktan sonra odada tam bilgisayarı açtım, İniesta geldi. Gel kardeşim bak ne gösterecem dedi gittim baktım Pique ve tayfası bavulları almış kulüpten ayrılıyorlar. Arabaya falan bindiler, İniesta bundan sonra rahatız bunlar giderler Villareal’e falan filan veya başka liglere dağılırlar dedi. Aynen abi dedim, odama geri döndüm. Masanın üstünde telefonu elime aldım mesajlara bakıyorum. Numarımı bulan hayranlar ve sapıklık yapan piçlerin arasında Shakira’nın mesajını gördüm. ”Sayende Pique’nin nasıl bir şerefsiz olduğunu öğrenmiş oldum, teşekkür ederim” inanılmaz mutluydum odadan çıktım. İniesta’ya mesajı gösterdim. Vay be sen bu kadını seviyosun cidden lan falan dedi. Tabi abi ya bizde öyle dedim. Akşam haberlerde gündem tamamen bizim takımda yaşananlardı. Sanırım kulüp büyük bir hisse kaybetmiş Tito çok düşünceli bi şekilde Nou Camp çimlerinde geziyordu. Yanına gittim hocam hayırdır düşüncelisiniz dedim. Yeni bi kaleciye ihtiyacımız var onu düşünüyorum, birde defansa takviye lazım dedi. Koskoca Barcelona hocam herkes gelmek için can atar dedim. Hoca derin bir of çektikten sonra kulübün mali sıkıntıları olduğundan bahsetmeye başladı. Hocam bi ton kupa alıyorsunuz o paralar nereye gidiyor falan dedim. Sen Messi’nin maaşı ne kadar sırf onu duysan şok olursun neyse hadi geç sen odana beni yalnız bırak dedi. Gittim Messi’yi aradım, Messi neredesin buluşalım kardeşim diye. Tamam abi buluşalım bizim stadın ilerisindeki kahveciye gel dedi. Garajdan arabayı alıp kahveciye gidip oturdum. Messi 10 dakika sonra geldi, nerdesin lan cüce ağaç oldum burda falan dedim. Abi cüce deme lütfen ya falan dedi. Tamam tamam geç otur dedim. Hayırdır abi ne oldu dedi beni evine götürsene lan bi misafir et abini hiç çağırmıyon falan dedim. Gittik Messi’nin villaya doğru villayı gezdirdi bana sonra Messi’ye hiç bir eksik var mı evinde dedim. Hayır yok abi hayırdır dedi. Oğlum Barcelona batıyor çok hisse kaybetti maaşında indirime git dedim abi bilmiyorum ki ya bilmem ne cart curt etmeye başladı. Sonra etkileyici bi konuşma yaptım, lan olum biraz adam ol. Bu kulüpte yetiştin burada büyüdün sen Barcelona’nın çocuğusun bu kulüp sana emek verdi, seni adam etti lan cüce olarak kalırdın. Bak şimdi Messi oldun falan nutuk çektim çıktım Messi’nin evinden, sonra düşündüm lan benim niye evim yok amına koyim gittim bankadan maaşı çektim bi tane emlakçıya gittim. Emlakçı ise koyu Real Madrid taraftarı çıktı. Her neyse girdim emlakçıya, bana 10 saniye tip tip baktı merhaba falan dedim. Baktım adam hala madrid hala madrid diyor bana, manyak mısın nesin ya dedim. Emlakçıdan koşarak uzaklaştım arabama bindim, o sırada Puyol aradı kanka yardımına ihtiyacım var lütfen aramızda kalsın ama dedi ne oldu lan dedim. Abi bana bi tane hamburger alıp getir gözünü seveyim Tito yasakladı yemezsem duramam falan cart curt dedi. Kanka sağlığına zarar profesyonel futbolcusun falan dedim. Ama yok adam illa yiyecek hamburgeri gittim burgerciye indim arabadan arabayı kitledim. Burgerciye doğru gidiyorum. İçeriye girdim kimse yok mu dedim bi saniye geliyorum diye ses geldi. Sonra içeriden Barcelona formalı bıyıklı bi adam çıktı beni görünce elindeki tepsiyi yere düşürdü. inanamıyorum bu sen misin lütfen formayı imzala diyip formayı çıkarttı. Baktım arkasında benim 31 numaralı ismimin yazdığı forma hem formayı imzaladım. hemde 8 liraya aldığım hamburgerin yanına 300 lira bahşiş bırakıp Puyol’un evine doğru yola koyuldum. Puyolun evine gittim, Puyol çok yürekli adamdır beyler, mütevazi bi evi vardı girdim kapıyı çaldım, açtı kapıyı saçlar antremandaki gibi ıslaktı hayırdır kanka dedim duştan çıktıydım harbi getirdin mi lan bakıyım dedi. Aldı elimden poşeti tabi lan sen istersinde getirmez miyim olum dedim. Eyvallah kanka borcum ne kadar dedi. manyak mısın olum beni kapıcımı zannettin lan dedim. Güldü geç içeri kardeşim oturalım ne içersin benim kendi hazırladığım bi koktely var veriyim sana gel içelim hemde vitaminli baya dedi. İçtim ondan Puyol köpeğim oldu amına koyim bi hamburgeri getirdim diye. Neyse kardeşim ben stada gidiyorum kendine iyi bak dedim ,çıktım arabaya bindim tam kontağı çalıştıracağım mesaj geldi.

Barcelona Maceram 15 / +18

4vs4 kavga ediyoruz soyunma odasında Puyol olmasaydı çok fena sikerlerdi bizi ama Puyol bizim tayfadandı allahtan fazla hasar almadan içeriye güvenlikler girdi. Ayırdılar bizi, odalarımıza çekildik. İniestanın burnu falan kırılmıştı benimde kaşım yarık falan hayatımda hiç böyle kavga etmemiştim. İniesta bana sakın Titoya pişman olmadığını falan söyleme. Ya o 4ü gider takımdan yada biz dedi. Odada oturuyorum yanımda hemşire bana pansuman falan yapıyordu. O sırada kapıya tanımadığım bi eleman geldi hoca seni çağırıyor dedi. Gittim odaya girdim odada Valdes, Pique, Sanchez, İniesta, Puyol falan vardı. Hepsinin başı öne eğik ellerini birleştirmiş bekliyorlardı. Bende İniesta’nın yanına gittim. Geç bakalım mr.itfaiyeci dedi. 10 saniye sonrada Pinto ve Abidal odaya girdiler. Tito ayağa kalktı ve biri bana olanları açıklasın hemen dedi. İniesta olanı biteni aynen anlattı, tabi benim Shakira’yı sevdiğimi falan söylemedi. Tito biraz düşündü, sonra kararını açıkladı hepiniz takımda kalıyorsunuz ve barışıyorsunuz her birinize 200.000 euro ceza kesilecek. Ayrıca Pique sende Shakira ile ilişkini kesiyorsun yoksa sezon sonu sözleşmeni yenilemeyeceğiz dedi. Pique denen piç Shakira’yı sevmediği için bu sözleri hazmetti tabiikide, benim keyfim acayip iyiydi. Hatta neredeyse hiç para harcamadığım için İniesta’nın cezasınıda ben ödemek istediğimi söyledim. Herkes şaşırmıştı İniesta olmaz kardeşim öyle şey gerek yok dedi. Olmaz abi zaten benim yüzünden sende kaynadın boşver dedim. Neyse beyler odama gittim, twittera bakıyorum sonrada sözlüğe girerim diye tasarladım kafamda twitterda trend topiclere bir baktım, Shakira’ yla aramızda geçenler ve soyunma odasındaki kavga vardı. Lan oha kavgayı nasıl duymuşlar diye düşünürken güvenliklerin sızdırmış olacağı aklıma geldi. O sırada telefonum çaldı açtım ilk başta tanıyamadım ama arayan Felipe Melo’ydu. Naber nasılsın falan konuşuyoruz Melo’yla işte bana moral veriyor, bende Riera piçine daldıydım siktir et bişey olmaz falan anlatıyor. Ama çok sıkıldım amk abi kapatmam lazım hoca geldi dedim kapattım telefonu. Odamdan indim antreman vardı soyunma odasında hazırlanıyorum. Bizim 4lü tayfa Pique’nin tayfa sürekli birbirimize bakıyoruz. Pis pis çıktık antremana serbest antreman maç yapaacaksınız dedi.

Barcelona Maceram 14 / +18

Osasuna deplasmanına gidecez çocuklar, otobüs 10 dakika sonra geliyor. İsmini okuduğum kişiler çantasını hazırlasınlar dedi, isimleri okumaya başladı ben yoktum. Her neyse hocam ben burada antremanlara devam eder haftaya toparlarım dedim. İyi olur dedi, odama doğru gittim. Bu sırada takımda hazırlanıyordu bende otobüsün yanında İniesta’yı bekliyorum vedalaşmak ve başarı dilemek için. Odamdan çıkarken aceleyle çıkmıştım otobüsü kaçırmayın İniesta’nın yanına gidiyim bi görüneyim diye. O sırada Shakira’da oradaydı. Oda Pique için ordaymış üstüm başım kötüydü ya pardon aceleyle şey ettim ben dedim. Yoo benim için üstündeki kıyafetlerden çok içindeki önemlidir dedi. Ne tesadüf bende öyle düşünüyorum dedim, o sırada takım kafilesi gözüktü İniesta yanıma geldi sakın yanlış bişey yapma koçum kendine dikkat et dedi. Tamamdır abi iyi yolculuklar maçı izliyecem gol atarsın benim için bi tane dedim gülümsedi bakalım kısmet dedi otobüse bindi. El salladım bizim takıma hadi beyler başarılar dedim Messi yanıma geldi abi haftaya ne yap et gir ilk 11′e pas atman lazım bak dedi tamam dostum hadi bakalım görüşürüz dedim otobüs yola çıktı. Bende Nou Camp’ın önündeyim arkamı bi döndüm Shakira ve benden başka takımdan kimse yok birkaç taraftar yanımıza gelip imza alıp resim falan çektirmek istediler. Taraftarlar dağıldıktan sonra Shakira bana döndü ve taksi çağırmamı istedi. Hayırdır nereye gidiyosun dedim. Kuaföre gideceğim ya dedi. Bende ne taksisi saçmalama gel benimle dedim garaja gittik beraber, Shakira’nın kapısını açtım geç otur diye bak dikkatli ol kimse görmesin yanlış anlaşılır falan dedi. Tamam merak etme ya arabanın camları filmli içerisi gözükmüyo zaten dedim. İyi tamam dedi bindi arabaya garajdan çıktım kuaförün yerini sordum tarif ediyordu falan muhabbette çok iyi gidiyo, kliplerinden bahsediyor bana o sırada Ahmet abi aradı kız hazır ne zaman gelirsin dedi abi şuan müsait değilim dedim kapattım telefonu. Shakira’yı kuaföre bıraktıktan sonra, Nou Camp’a geri döndüm. Tam odama girdim telefon çaldı yine arayan İniesta’ydı koçum nasılsın biz vardık maçta yokluğunu hissedeceğiz gibime geliyor falan dedi. Sağolasın abi iyiyiz, sağ salim gitmenize sevindim dedim. Tam o sırada kapı çaldı, kapıda Ahmet abi vardı İniestaya abi kapatmam lazım kendine iyi bak dedim. Sonra Ahmet abiye döndüm, müsait misin kardeşim dedi. Evet abi dedim kızı çağırıyorum o zaman dedi. Tamam abi gelsin dedim sözlükte takılmaya başladım. 40 dakika sonra metresim geldi odaya bi güzel seviştik. Shakira’yı hayal ederek o orospuyla seviştim. Sonra 200 euro bahşiş verip gönderdim. Odadan çıkıp kantine indim adamdan tost istedim, Titoyu arayıp sordu tost istiyor verelim mi diye. Öyle disiplinli bi yer yani neyse Tito verin bişey olmaz dedi. Aldım tostu karnımı doyurdum kas çalışmaya gittim. O sırada koridorda bi anda ta tamm diye bi ses duydum kalbime iniyordu amk. Bi baktım shakira karşımda saçım nasıl olmuş dedi. Biraz rengini açmıştı sanırsam çok dikkat etmediydim, çok iyi bi tercih olmuş dedim. Teşekkür ederim ha bu arada sana telefon numaramı veriyim bi saniye dedi çantasından kartını çıkardı verdi. Eee şimdi napıcaksın dedi, fitness salonuna gidip kas çalışıcam biraz dedim. Tamam o zaman kolay gelsin bende işlerimi halledeyim dedi. Kapıya kadar uğurladım el sallayıp, taksiye bindi arkamı bir döndüm Ahmet abi karşımda. Takımın deplasmana gitmesini fırsat bilip, Shakira’yla ilgilenmen çok yanlış yapma böyle olum kendine gel dedi. Bende abi napayım bişeyler sordu, yardımcı oldum sende çok taktın kafana benden çok düşünüyosun valla ha Shakira yengem benim dedim. İyi bakalım git çalış biraz dedi. Tamam dedim gittim fitness salonuna sonrada duş aldım ve maçı izlemek için odama çıktım. Bizim takım çok piç olmuş, resmen adamlarla taşak geçe geçe oynuyorlar. Ben Osasuna yerine sinir oldum resmen ulan ayıptır, iyi ki bi pas atmayı öğrenmişler oyuncak ettiler adamları. 4-0 bitti maç İniesta abim gol atamadı ama Messi’ye 2 asist yaptı. Her neyse gittim yatağa uyudum. Sabah kalktım gazeteyi aldım okuyorum birde ne göreyim Shakira ile benim aşk yaşadığıma dair haberler çıkmış. Ulan Ahmet senin amına koyacam bekle sen dedim. Gazeteyi attım yere Ahmet abiyi arıyorum her yerde, yok ama hiç bi yerde telefonuma mesaj geldi açtım Ahmet abiden ”ben istifa ediyorum sana iyi şanslar, yanlış şeyler yaparsan böyle zararlı çıkarsın.” hemen aradım şerefsizi ama ulaşılamıyordu. O sırada otobüs stada geri geldi falan keyifleri yerinde, İniesta yanıma geldi kardeşim nasıl geçti falan muhabbet ediyoruz. Abidal ile Puyol’da yanımıza geldi. Gittik kantine oturduk maç hakkında falan konuşuyoruz o sırada Pique arkamdan gelip omzuma elini koydu ve gazetedeki haberi gösterdi. İnanıyo musun buna kardeşim sakin ol ya falan dedim. Küfür falan etmeye başladı, lan sen harbi çok oluyosun ha dedim gittik soyunma odasına arkamızdan Puyol, Abidal, İniesta geldi. İniesta araya giriyo olum sakin olun falan Pique bana vurmaya çalışıyor. O sırada Valdes içeri girdi. Pique’nin yanına geçti arkasından Pinto ile Sanchez girdi. İniesta abartılacak bişey yok beyler dedi. O sırada Valdes ne demek yok lan diye İniestayı ittirdi, napıyosun lan sen diye dalmaya başladım.